Tüp Mide Sonrası Diyet Dönemi
Tüp mide ameliyatı sonrası diyet dönemi oldukça önemlidir. Ameliyatın başarılı olabilmesi ve hastanın fazla kilolarından kurtulabilmesi için beslenmeye özen gösterilmelidir. Zayıflama sürecinde hasta kendini yorgun ve halsiz hissetmek istemiyorsa yüksek miktarda protein içeren gıdalar tüketmeli ve doktor onayı dahilinde yüksek protein içeren diyet içecekleri tüketmeye başlamalıdır.
Hasta, ameliyat sonrasındaki ilk 1 ay katı gıda tüketemez. Bu sebepten ötürü kişi, bu dönemde yeterli miktarda protein alamaz. Kişinin yeterli protein alabilmesi ve kas kaybı yaşamaması için sıvı diyet döneminde proteini arttırılmış süt tüketmesi ve tanesiz çorbalar içmesi tavsiye edilir. Ancak bu gıdalar çoğu zaman vücudun ihtiyaç duyduğu proteini alması için yeterli değildir. Bu nedenle hasta ameliyat sonrası dönemde doktoruna danışarak yüksek proteinli diyet içecekleri tüketmelidir.
Püre diyet dönemi katı gıda ve sıvı gıda arasında geçiş görevi görerek mideyi katı beslenmeye alıştırır. Püre diyet döneminde hasta, çatalla ezilmiş yumurta veya haşlanıp ezilmiş patates tüketebilir. Bu dönemde de kişinin yeteri kadar protein alması zor olduğundan dolayı, doktor onayı alınarak, yüksek protein içeren ve kas kaybını önleyip kişinin yorgun hissetmesine engel olan diyet içecekleri tüketilmelidir.
Katı diyet dönemi ameliyat sonrasındaki 5. haftadan itibaren başlar. Bu dönemde hastalar eski beslenme alışkanlıklarına dönemeyeceklerini unutmamalıdır. Hasta protein açısından zengin ancak kalori bakımından fakir besinler tüketmeyi, her gün düzenli olarak 2,5 litre su içmeyi ve azar azar yemeyi alışkanlık haline getirmelidir.
Ameliyat sonrası katı gıda döneminde de kilo kaybı hızlı şekilde devam eder. Bu dönemde de kilo kaybının kastan değil yağdan yaşanması ve kişinin kendini aşırı yorgun ve bitkin hissetmemesi için yüksek miktarda protein tüketilmelidir. Ayrıca hastanın ara öğün ve ana öğün düzenini kurması ve geri kalan hayatını, bu beslenme düzenine uygun olacak biçimde şekillendirmesi gerekir. Ara öğün, uzun süreli açlığa engel olduğundan ve kişinin yeme atakları yaşamasının önüne geçtiğinden dolayı 3 ana öğün 2 ara öğün olacak şekilde beslenilmesi önerir.